14 Mart 2007 Çarşamba

Şimdi Reklamlar..


Zehra Aydın : Bundan önceki hayatında filistinde direnişçi veya eski mısırda fettan kraliçelerden biri olduğunu düşündüğüm, biraz eşelerseniz yeryüzündeki her olayın altından onun çıkacağına emin olduğum insan kişisi:) Oklahoma bombacısı, ikiz kuleleri yıkan usame, alattin çakıcı v.s. eğer bu adamları konuşturabilirseniz Zehranın adını duyduklarında ceket iliklediklerine şahit olabilirsiniz. Allah bilmişte bunu kız olarak dünyaya getirmiş. Ayaklı Kültür Merkezi, yürüyen Meydan Lorusse, her bi Nane (Ot ye #20:) hakkında 2 saat konuşma kapasitesine sahip bu kişinin evinin önüne belediye tarafından ''dikkat tehlike var '' tabelası konmuştur.


Not: Eşimden öğrendiğime göre o tabelayı belediye doğalgaz çalışmasından dolayı koymuş. Pardon :)



Ayşe Yaman : ıspanak boranime yazdığı yorumla hem siteme hem kalbime giriş yapmış, sitemin asıl amacı takı sunmak olduğu halde kendisinden aldığım ‘’ ver coşkuyu ver coşkuyu’’ kavilinden yorumlarla yemek yapmaya daha bi hevesle atıldığım , her yaptığım pastayı yakışıklı Amerika görmüş jön pastalarına alıp beni ayrıca havaya sokan sevgili dünürüm. Ayşe yaman’ın yazılarını okurken hayalimde sayfanın en tepesine sol tarafa onun resmini koyup ayşe yaman florida’dan bildiriyor yazdığını hayal ediyorum. Başında Yemeni elinde beyaz kablolu telefon (eskiden reha erus’un roma’dan bildirdiği zamanki resmi gibi). Ayşemin araba ehliyeti alamamasına şaşırmıyorum çünkü benim gözümde dünürüm şöförlük gibi gereksiz bir yeteneğe değil f16 pilotu olacak kapasiteye sahip bir arkadaş. Bir orduyu doyuracak kadar ekmek de pişirebilecek güce sahip:) İletişim konusunda süper yetenekli olan dünürcüğüm İnşallah CNBC-E’lerde CNN’lerde görürüz seni . O zaman Amerikalılar da görsün bakalım Amerika mı yaman Ayşemi Yaman:)))



M.S. 19741974 Öçlem :) : Yanlış anlaşılan bir yorumdan sonra birbirimizi tanıdığımız, Paça çorbasına döktüğü kıymalı sos yüzünden ırkçı milliyetçiler tarafından zan altında bırakılan, yardım ediyorum ayağına köfte yoğururken ellerini köftenin içindeki bulgurla peeling yapıp güzelleştiren (iyyakk) , sandalyeleri benim mutfaktakilerle aynı olan:P hasta olduğum için bana helva yapıp getireceğini söyleyen (benim bildiğim o cenazede gider:)) aramızda telepati olduğunu düşündüğüm sitesine o hafta koyduğu yemeği tesadüf eseri o gün evde yapıp yemiş olduğum becerikli nazik arkadaşım.. Arada hazımsızlık sorunu çeken (mide bazında konuşuyorum) özlemciğim lütfen bi daha kızartma ye me :))


Misssssss : blog adında kaç tane ‘s’ var hala ssssayamadığım , ortancaların altında kendine kim olduğunu ssssoran, messsutuyla messsut bir hayat ssssürdüğüne inandığım kıbrısss türk kesssiminden bildiren, issstanbula ziyarete geldiğinde Mehmet Ali Talat’ın ne olur zerrin geri dön diye yalvardığını düşündüğüm, tatlı gördüğü zaman parmaklarına inme inen sssssevgili misssss’in yeni fotoğraf makinasssı ve rondosssuyla bizlere çok güzel yiyecekler yapıp sssunacağına eminim. Bu arada Tefal reklamlarda zerrini oynatmayı düşünüyormuş :))


Filizin Mutfağı: Filiz ablamız bu alemin ‘çok haklı’ olan ablası. Kendisini Karadenizde yaylada elinde tüfeği belinde kuşağı gezdiğini hayal ediyorum hep:) filiz ismini duyunca aklıma bi çay bide mısır unu geliyo artık:) Filiz ablamız kendisini eşine çocuklarına ve yuvasına adamış bir ablamızdır. Sayfasını gezerken annemi andığım filiz ablanın yaptığı yemekler sıcak yuvaların sıcak ve kalabalık sofralarına konan yemekleri hatırlatır bana.

Ofis yemekleri: yıldız bacı :) Ofis mutfağında tost makinasıyla harikalar yaratan bir varlık.artık makinadan mı kaynaklanıyo kendisinden mi bilmiyorum :))) Yakında tost makinasıyla ofiste gömlek ütülerse hiçççç şaşırmam:) Bana özel kalem olduğum günleri hatırlatır hep . Ofis günlerimi özletir. Eltim Zehra aydın’la doğum günleri aynıdı :))



Muhterem : ile afiyetle. Heryy poter gibi bin sayfalık kitapları bitirip de Orhan pamukun broşür gibi incecik kitabını bitiremiyen bir arkadaşımız. Bitireceği gün ben kendisi için sitemde özel ödül töreni tertip edicem :))



Beni affedin blogcu arkadaşlarım bu kadar yazabildim. Gripten bademciklerim beynimle, beynim de bademciklerimle aynı boya gelince idrak yollarımda sorunlar oluştu ve maalesef devam edemedim:) İsmini yukarıya yazamadığım Organik susam Pastacı kız, parayla oynayan leziz:), romantik güliz, eltileri canla başla takip eden börülcük ayşe, gezmekten sitesine uğrayamayan büyük eltim merdanem emoş, siteme geldiğinde zile basıp kaçacağını düşündüğüm büyüleyen mutfak parfümü, on parmağı on marifet öğretmenimiz Avea ohhbe :) , Her geldiğinde ayakta kalan kendisine 14 şubatta sandalyenin babasını verdiğim halde benim niye masada sandalyem yok diye ağlanan kiraz mevsimi, adını andığımda Sepet sepet yumurta sakın beni unutma gibi 1980 lerden kalma hatıra defterlerine yazılan sözleri hatırladığım yumurta sepeti, bloglar arası diyalog timsali diyalog yemekleri, erzurumun karlı dağlarında bensiz nasıl yürüdü diye dertlendiğim cedene damla ve yanda ismi yazan sitemi ziyaret eden beni yalnız bırakmayan tüm blogcu arkadaşlarımı çok seviyorum nete her uğradığımda muhakkak ziyaret ediyorum. Yorum yazma özürlü olduğum için bazı arkadaşlarıma biraz geç yorum yazıyorum. Onun için de ayrıca anlayışınıza sığınıyorum.. İyiki varsınız.. Mutfağa her girdiğimde sadece kendime ve eşime değil tüm blogcu arkadaşlarıma yemek pişiriyo olmak çok keyifli:)))

Hiç yorum yok: